Selma Altay Rodopman: Fenerbahçe olarak vazifemiz Yeni Ayten Salih’ler, Eda Erdem’ler yetiştirmek

Fenerbahçe Spor Kulübü İdare Heyeti Üyesi Selma Altay Rodopman, 8 Mart Dünya Bayanlar Günü’nde Fenerbahçe’nin bayanlar için yaptığı çalışmalardan, HeforShe hareketine; sporda cinsiyet eşitliğinden UN Women ile yürütülen ortak çalışmalara kadar birçok husustaki görüşlerini paylaştı.

1- Bayanlar ve kız çocukları için uzun yıllardır pek çok adım atan Fenerbahçe’nin yönetim kurulu üyesi olarak 8 Mart Dünya Bayanlar Günü hakkındaki görüşlerinizi alabilir miyiz?
8 Mart Dünya Bayanlar Günü, bayanların toplumun her alanında hak ettikleri yere ulaşmaları için verilen gayretin ve eşitlik yolunda atılan adımların simgesi. Bugün yalnızca bir kutlama değil, tıpkı vakitte farkındalık yaratma ve değişimi hızlandırma günü.

Fenerbahçe Spor Kulübü olarak, 2018 yılından itibaren bu alanda adımlar atıyoruz. Ülkemizde Heforshe hareketine dayanak veren ilk spor kulübü olarak, eşitliğin sırf bayanların değil, tüm toplumun sorumluluğunda olduğuna inanıyoruz. Bayanların sportmen, yönetici, antrenör ve karar verici pozisyonlarda daha fazla yer almasını teşvik etmeye devam edeceğiz.

Spor, toplumları dönüştüren güçlü bir araçtır. Bayan atletlerimizin başarılarıyla gurur duyuyor, onların elde ettiği zaferlerin sırf alanda değil, toplumsal farkındalık ismine da büyük bir kazanım olduğunu biliyoruz. Onların emeklerinin ve çabalarının, gelecek kuşaklara ilham vermesini diliyoruz.

Bu vesileyle, tüm bayanların 8 Mart Dünya Bayanlar Günü’nü kutluyor, daha eşit, daha adil bir gelecek için daima birlikte uğraş etmeye devam edeceğimizi bir sefer daha vurgulamak istiyorum.

“Unutmayalım ki, bayanların güçlenmesi demek, toplumun güçlenmesi, ülkelerin yarınlar için güçlenmesi demektir.”

2- Paris 2024 Olimpiyatları’nın sporda toplumsal cinsiyet eşitliği bağlamındaki ehemmiyetini ve tesirini nasıl değerlendirirsiniz? Sizce bu manada Türkiye’nin önünde ne üzere fırsatlar ve pürüzler bulunuyor?
Tarihimizde birinci kez Paris 2024 Olimpiyatlarına 18 spor kısmında bayan sportmen sayısı daha yüksek bir formda katıldık. Bizi temsil eden 101 atletimizin 54’ü bayan 47’si ise erkekti. Bu temsiliyetin çok değerli bir yolun başlangıcı olduğuna inanıyorum.

Ülkemizde sporun her kısmında bayan sportmenlerin desteklenmesi çok büyük değer taşıyor. Bakanlığımızın projeleri ve bu hususta büyük bir hassasiyetle yürüttükleri çalışmaları ile birlikte sporda cinsiyet eşitliği kavramının daha görünür olacağına inanıyorum. Biz Fenerbahçe Spor Kulübü olarak bayan atletlerin sporun içinde yer almasına çok büyük değer veriyoruz.

Ne keyifli ki bize Ayten Salih, Sabiha Rıfat Gürayman, Eda Fazilet, Buse Naz’larımız, Hatice Akbaş ve kaçları sarı lacivert bayrağımız altında kulübümüzü ve ülkemizi temsil ettiler ve başarılılarıyla bizleri gururlandırdılar. Yeni Ayten Salih’ler, Eda Erdem’ler yetiştirmek bizlerin vazifesi.

3- Fenerbahçe Spor Kulübü’nün sporda ve spor yoluyla eşitliğin ilerletilmesi için uyguladığı özel programlar, siyasetler ve çalışmalar hakkında sizden ayrıntılı bilgi alabilir miyiz?
Fenerbahçe milyonlara hitap eden bir spor kulübü olmasının yanında toplumsal yarar, gençler odaklı çalışmalar ve ülkesine katma paha yaratma amaçları de olan bir marka. Bu bağlamda Fenerbahçe olarak 2018 yılında sporda ve toplumumuzda bayanlar ve eşitlik için sponsorumuz Tüpraş’ın takviyesi ile Birleşmiş Milletler Bayan Ünitesi’nin ‘Eşitliğe lakin bayanlar ve erkekler omuz omuza verdikleri vakit ulaşabiliriz’ diyerek başlattığı ‘HeForShe Hareketi’ni desteklediğimizi açıkladık. Bu manada birçok adım attık, tüm branşlarımızda atletlerimizle, teknik takımlarımızla, kulüp profesyonellerimiz, kulüp profesyonellerimiz ve idare konseyimizin da dahil olduğu birçok aktiflik düzenledik.

Hiçbir şeyin erkek işi olduğunu kabul etmeyerek kız çocukları için futbol okulu açtık. Bayan futbol kadrosu kurduk. Kulüp profesyonellerimiz, atletlerimiz, teknik takımlarımız eşitlik eğitimi aldılar. Büyük Fenerbahçe ailemize dahil olan tüm profesyoneller bu eğitimleri almaya devam ediyor. Bayanlara yönelik her adımda en önde durmayı, bu alanda toplumsal yarar ve farkındalık sağlamayı bir sorumluluk ve misyon kabul ettik. Önümüzdeki devirde de çok değerli bir adımı da atmanın arifesindeyiz. Kulübümüz ve UnWomen hareketinin ortak çalışması olan “Sporda Ayrımcılığa Karşı Muhafaza Siyaset Belgesi’nin tüm hazırlıklarını tamamladık. Üzerinde çok uzun müddettir çalıştığımız, çok emek verdiğimiz bir proje. Türkiye’de yeniden bir birincisi gerçekleştirmenin de heyecanını yaşıyoruz. Bu siyaset evrakı çok derin bahis unsurlarından oluşuyor. Büsbütün bayanları muhafaza ve eşitsizliklerin önüne geçme refleksli bir adım. Dünyanın En Büyük Spor Kulübü Fenerbahçemizin bu kadar kritik bir hususta da öncü olması bizim için çok değerli. İlerleyen devirde bununla ilgili bilgilendirmeyi tüm topluluğumuza ve kamuoyuna yapacağız.

4- Sporu bir meslek yahut ilgi alanı olarak düşünen amatör, genç bayanlara nasıl tavsiyeler vermek istersiniz?
Tüm bayanlar, her birimiz çok kıymetliyiz. Kendimize inanmalı ve hayallerimizin peşinden koşmalıyız. Tavsiye üzere değil benim de her vakit kendime hatırlattığım bildiri da daima bu; “hayallerin peşinden koşmak.”

Bir şeyi başarmak çok kıymetli lakin aslolan bir amaç yolunda adım adım emekle gayret ile var olmak… Sporu bir meslek ya da ilgi alanı olarak düşünen tüm bayanların kendilerine koydukları amaçlara ulaşabileceklerine de yürekten inanıyorum. Bayan odaklı bayan başarılı bayan öykülü tüm adımları ilgi ile memnunlukla gururla ve heyecanla takip ediyorum.

Geçtiğimiz günlerde basına yansıyan Dünyanın en büyük yolcu uçağını kullanan birinci Türk bayan kaptan pilot haberi inanıyorum ki hepimizi çok keyifli etti. Gökçe Kübra Yıldırım ile gurur duyduk. Buradan hareketle şunu söylemek istiyorum; Tüm bayanlar olarak birbirimizi desteklemeli birbirimizle gurur duymalıyız…