Nursel Ergin tenkitlere isyan etti: Kiramı siz mi ödeyeceksiniz?

Bir müddettir ekranlardan uzak olan Nursel Ergin, göğüs kanserine yakalandığını duyurmuş ve tedavisinin devam ettiğini açıklamıştı.

Zor günleri sevenlerinin dayanağıyla atlatmaya çalışan ünlü sunucu yakında ekrana döneceğinin muştusunu vermişti.

Bazı toplumsal medya kullanıcıları Nursel Ergin’i yeni başlayacak programı öncesi reklam yapmakla suçladı.

Gelen makus bildiriler ünlü sunucuyu zahmetten çıkardı. ‘Ben güçlü bir kadınım’ diyen Ergin, şu tabirleri kullandı;

‘EN ÇOK KALBİME GÜVENİRİM’

‘Sözüm meclisten dışarı. Hayat ne hoş öğretiyor anlayana. Teklif susmuyor istesem her gün bir program da ya da mecra da olurum. Benim yolum bir tane, en çok kalbime güvenirim. Daima uygunluğu seçerim hayatımda kendimden daha çok diğerlerinin memnunluğunu düşünür daima empati kurarım.

Ben 1 yıldır istesem her bir günümü paylaşır konuştururdum kendimi. Ben ekran yüzüyüm. Bildiri kutum acı çeken, çaresiz hisseden, benden motivasyon isteyen hastalardan gelen yardım çığlıklarıyla dolu. Benim misyonum bu beğenseniz de yapamadığınız için kıskansanız da ben güçlü bir bayanım.

Ben çalışmayayım mı, siz mi ödeyeceksiniz kira mı, çocuğuma siz mi bakacaksınız? Ekrana geri döndüğüm ve tedavim devam ettiği için paylaşmak zorunda kaldım.

Hayatım boyunca her vakit örnek olmak motive etmek istedim herkesi! Gelen ‘teşekkür’ bildirilerini mı paylaşayım. Yolda birinin düştüğünü görse başını çeviren kuş beyinliler yüreksizler!

Bu yaşadığım süreç devam ediyor geri zekâlılar! Beddua edenler berbat konuşanlar ne düşünüyorsanız kalbinizle nafakalının. Yeniden anlamayacağınızı biliyorum lakin yazıyorum işte. Gerçek bilgi paylaşmayan bir insanın hastalığını bile berbat niyetle paylaşanlar kelamım en çok size anladınız siz beni… Ne düşünüyorsanız Allah size 10 katını versin’

‘BU ANI ASLA UNUTMAYACAĞIM’

Meme kanserine yakalandığını açıklayan Nursel Ergin saçının kesildiği anları, “Bu anı asla unutmayacağım” bildirisiyle paylaştı.

44 yaşındaki Nursel Ergin hastalığa dair merak edilenleri toplumsal medya hesabından yaptığı canlı yayında açıklamıştı:

SONUCU BEKLEMEK ÇOK MAKÛS BİR HİS

Ben doktora gittim. Muayenede çabucak anlaşıldı. Biyopsi yapılmaya karar verildi. Çok acıtan ağrılı bir süreç, aslında o sonucu beklemek çok makûs bir his… Çok hoş sonuçlarla karşılaşmadım. Rahimden sonra yaşadığım ikinci şok mememdekiydi. Aslında birinci duyduğumda ‘tedaviye gereksinimim olmayabilir’ diye konuşulmuştu fakat sonra gerçeklerle yüzleştim; ‘6 seans kemoterapi’ denildi. Bana süreçle ilgili bilgiler verildi. Birinci kemoterapiye girdiğimde, meditasyon müziği koydum ve şöyle düşündüm bu beni güzelleştirecek bir şifa… Kemoterapi inanılmaz şeyler yapıyor bedene, güç bir süreç bu müddet kendinizi sağlam hazırlamanız gerekiyor.

KENDİNİZİ SEVMEKTEN VAZGEÇMEYİN

21 güne bir alınıyor kemoterapi 2 ve 3’üncüden sonra vücudunuz sizden çıkıyor, güzel beslenin kendinizi sevmekten vazgeçmeyin. Ruhsal olarak çok yıprandığınız bir periyot olduğu için herkes size fazla geliyor. Kendimi büsbütün konuta kapattığım bir süreç oldu. Toplumsal medyamı da bu yüzden kapattım. Ben de bir beşerim, ben de bir bayanım. Hayatı boyunca her şey için savaş vermiş bir bayanım. Kim ne söylerse söylesin umurumda değil. Ne olması gerekiyorsa o denli olması gerekiyor birebir biçimde yaşanması gerekenlerde… Evliliğimle ilgili öteki türlü şeyler anılmak istedi lakin hayat korkuları yaşadıklarımız boşanmamıza neden oldu. Tekrar bu süreçte de Murat çok yanımdaydı, ben içsel olarak birtakım şeyleri kabul edemedim. Birebir formda, kızıma köpeğime tahammül edemediğim durumlar da oldu. Birinci yanlışsız yaptığım şey işimi bırakmak oldu.

ŞU AN 42 KİLOYUM

Ben ‘bundan ne öğrenmeliyim’ diye düşündüm. Saçlar gidiyor, güzelliğiniz gidiyor. Şu an 42 kiloyum. Kendinize bebekler üzere bakmanız gereken bir periyot. Kimin ne dediğini boş verin. Gücünüzü kim düşürüyorsa, onlardan uzaklaşmanız gereken bir devir bu periyot. O kadar uykusuz güç gecelerim oldu ki… O gecelerin içinden tekrar doğarak çıktım. Unuttuğum, çocukluğum her şey ile yüzleştim. Bütün bu hisler bende bir birikmişlik yaratmış, sonra için için kendimi yiyip bitirip bu hastalıklara yakalandım. Birinci kere vazgeçtiğim bir devir yaşadım, herkesten her şeyden nefret ettim. Kendimden bile ancak sonra beni ayağa kaldıran çocukluk fotoğraflarım oldu. Çocukluk fotoğraflarım benim ayağa kalkmamı sağladı. Asıl yalnız, çaresiz olan bu çocuktu. O çocuğa sahip çıkmam gerektiğini düşündüm. Çok küçük yaşta anne oldum ben. Daha 18 yaşımdaydım, ‘nasıl yeterli anne olurum’ daima bunu gözlemledim, etrafımdaki düzgün anneleri taklit ettim.

KENDİMİ BİR BEBEK ÜZERE GÖRDÜM

Bir tek sağlığımla ilgili sınanmamıştım… Şükürler olsun Allah’a beni daima doğruya, hoşa yönlendiriyor. Saçımı birinci kazıdığımda hiç kimseye göstermedim, utandım lakin sonra yine doğuyormuşum üzere kabullendim. Kendimi bir bebek üzere gördüm ve o çocuğun annesi bendim. Birinci başlarda birilerini suçladım bunu yapmak en kolayı, güç olanı seçin ve kendinizi sorgulayın. Üç yıl boyunca her gün işe giderken ağlıyordum ben tıpkı vakitte evliliğim çatırdadı. O kadar gözüm hiçbir şey görmüyordum ki herkesle alakam bozuldu. Yalnızca köpeğimin uygun geldiğini düşündüm, Allah’a sığındım. Bu sizin başınıza gelen bir şey bunu kimse anlayamaz. Lütfen ümitsizliğe kapılmayın. O denli günler olacak ki her şeyden vazgeçeceksiniz ancak bunlar geçici… Hayat motivasyonumuzu yüksek tutmalıyız. Kendimle hayatımda bir sefer daha gurur duydum.

GÜZEL GÜNLER GELECEK

Sevgili bayanlar, ya da erkekler hayat bir tane ve her koyun kendi bacağından asılıyor. Bu hayatı nasıl yaşamamız gerektiğini kendimiz seçiyoruz. Benim yaptığım buydu, geçen şubattan beri tedavi sürecim devam ediyor. Bir tek ben kanser olmadım milyonlarca insan bunu yaşıyor, kendi hayatınızı nasıl yaşamak istiyorsunuz, güç sizin içinizde yalnızca bunu anlatmak istiyorum. En küçük yaşımdan şu anki halime kadar Allah’a sığındım. Ünlü olmam bir şeyleri değiştirmiyor, yalnızca değişen hayat bana ne anlatıyor, benim birilerine ulaşmam gerekiyor. Bu türlü büyüyen, ya da kanser olan insanlara ulaşmam gerekiyor. Çok üzüldüm çok ağladım ancak bu bir süreç hoş günler de gelecek, her şey geçecek. Ben her şey için hazırım, ölmeye de hazırım. Ben bu dünyaya ölmeye geldim, hayat geçip gidiyor bakın mezarlara… Etrafıma her vakit gülücük saçmaya, hoş hisler yaşatmaya dikkat ediyorum. Benim kalbim kime geçiyorsa alsın güle güle kullansın geçmiyorsa da o onun sorunu. Hayatı, insanları çok seviyorum, umarım dünyada yeterlilik, hoşluk kazanır. Çok fazla kendinize keder etmeyin kimi şeyleri. Bu çabayı verenler elimden geldiğince yanınızdayım.  Merak etmeyin, saçlar da kirpikler de çıkıyor, hayat gücünüz de geri geliyor. Hayat çok hoş siz değerini bilirseniz şayet.